Mobil uygulamalarda video içerik temini ve yayını giderek artan bir popülerliğe sahip. Bunların arasında TikTok oldukça öne çıkıyor. Peki acaba video içerik temin ve yayın platformlarının içerik ve telif hakları bakımından yasal pozisyonu nedir? TikTok özelinde bir inceleme ile konuya kısaca göz atalım.
Musical.ly uygulaması 2014 yılında piyasaya sürüldü. Daha sonra TikTok uygulamasına sahip olan ByteDance adlı Pekin’de kurulu bir teknoloji şirketi tarafından 2017 yılının sonlarında ciddi bir miktar mukabili, 1 milyar dolara satın alındı. Daha sonra, 2018’de TikTok, Musical.ly’yi bünyesine katarak Musical.ly uygulamasındaki tüm hesaplarını TikTok’a taşıdı.
Covid-19 TikTok için adeta bir tetikleyici oldu. 2020’deki karantina döneminde TikTok, kullanıcı sayısında ve yayınlanan içerikte ciddi bir artış yaşadı. Viral dans rutinlerinden kahve tariflerine, komik parodilerden sosyal yorumlara kadar çeşitli konularla ilgili TikTok’lar oluşturmak için kullanılan viral ‘seslere’ kadar birçok trend ortaya çıktı ve halen de trend içerikleri üretilmeye devam ediliyor.
TikTok, sanatçıların işlerini sunma biçimlerine ilişkin açık bir değişim yarattı. Çevrimiçi tıklamalar ve akımların bir müzik sanatçısının platformunun ve başarısının temeli haline gelmesi birçok kişinin plak şirketleri tarafından viral TikTok’lar yaratmaya zorlandığı iddiasına yol açmaktadır. Ünlüler bu konuda paylaşımlarda bulundular, ancak elbette hepsi olumlu dönüşler almadılar. TikTok’un kullanıcı ve trafik hacmindeki artan hakimiyetini dikkate alan rakipler yani Instagram, Facebook ve YouTube gibi uygulamalar, TikTok’a çok benzer özelliklere sahip formatları benimsediler. Hatta Instagram’daki kullanıcılar, Instagram’ın TikTok’a çok benzer şekilde içerik görüntülediği gerekçesiyle bu formatı protesto eden bir metni hikayelerinde paylaşarak protestolarda bulundular.
Konuya telif hakları perspektifinden bakınca; uygulamada yığınla telif hakkı alınmış ya da telif hakkı alınabilir çalışmanın bulunduğu görülüyor. Viral olan dans rutinleri ve kendi şarkısına yapılmış TikTok dansını resmi müzik videosuna dahil eden şarkıcı Doja Cat söz konusu etkinin bir örneği olabilir. TikTok içeriklerinde dans rutinleriyle birlikte müzik de gelmektedir. Bunların birçoğu uygulama tarafından lisanslanmış olsa da çoğu video seslerinin diğer kullanıcılar tarafından kullanılabilmesi nedeniyle, bir şarkı orijinal sahiplerinin hakları olmadan kullanıldığında, diğer kullanıcılar ses hala yüklü olduğu sürece onu kullanabilir ve bu da uygulamanın viral etkisi nedeniyle adeta bir yangın gibi yayılabiliyor.
Şu anda, çoğu müzisyen viral olma niyetiyle şarkı yapmaktadır. Kullanıcıların şarkıyı TikTok’larına bir ses olarak seçerek kullanmaya başlaması ve daha sonra danslar, kısa skeçler oluşturması veya videolarına fon müziği olarak kullanması gibi faaliyetler söz konusudur. Viral hale gelen ve sanatçıya (ilk yayınlanmasından onlarca yıl sonra bile) büyük başarı getiren bir şarkı örneği Kate Bush’un ‘Running Up That Hill’ şarkısı olabilir. 1985’de yayınlanan şarkı, Netflix dizisi Stranger Things’in son sezonunda kullanıldı ve 2022’de TikTok’ta şarkının ses olarak kullanıldığı en az 2,4 milyon video ile şarkı İngiltere listelerinde 1 numaraya ulaşmış ve ABD listelerinde ilk 5’e girmiştir. Şarkısının telif hakkına sahip olan Kate Bush, Stranger Things’in lisansından 2,3 milyon dolar kazanmayı başarırken, şarkının TikTok’ta kullanılması ve lisanslanmasıyla da şarkı platformlar arasında 137 milyon dinleme elde etmiştir.
TikTok’taki diğer içerikler ise başkalarına ait, daha evvel yayınlanmış içeriklerin, daha çok videoların en popüler kısımlarının kesilerek yeniden yayınlandığı uygulamalar olup bunlardan oluşan çok sayıda hesap bulunmaktadır. Bu tür yayınların, telif sahiplerinden izin alınmadan yapıldığı hallerde açık bir telif hakkı ihlali yaratacağı tereddütsüzdür. Peki ama bundan kaynaklanan yasal ve mali sorumluluk tek başına yayını yapan kişiye mi aittir yoksa platform olarak TikTok bu içeriğin yol açtığı ihlalde taraf mıdır?
Telif hakkı bir kişi veya kişilerin fikrî emekleri ile meydana getirdiği bilgi, düşünce ve sanat eserinin kullanılması ve kopyalanmasına karşı korunması olarak tanımlanabilir. Telif hakkıyla korunan içeriğin kullanımındaki bu artış, materyalin gerçekte kime ait olduğu sorusunu akla getirmektedir. TikTok popülerliğinin büyük bir kısmını kullanıcılarının yaratıcılığına, filtreleri, sesleri, stitch’leri ve uygulamanın diğer özelliklerini kullanma biçimlerine borçludur. Uygulamanın ses özelliğinin telif hakları konusunda kafa karıştırıcı olması dikkat çeken tek yönü değildir. Kullanıcılar her gün birkaç bölümden oluşan dizi bölümlerinin tamamını veya filmlerden kapsamlı klipler yayınlayarak telif hakkı ihlalinde bulunuyor ve bu da ilginç bir şekilde diğer yayın platformlarında popüler olmalarına neden olmaktadır. Bununla birlikte, sesler aracılığıyla yayınlanan müzikle ilgili olarak, orijinal telif hakkı sahibi telif haklarına sahip olmaya devam etmektedir. TikTok, genellikle, orijinal telif hakkı sahipleriyle lisans anlaşmaları veya IP anlaşmaları yapmaktadır. Dolayısıyla bu anlaşma sayesinde, müziği kullanarak herhangi bir telif hakkını ihlal etmeden videolara ve kullanıcılara ses seçenekleri olarak göstermelerine izin verilmektedir.
Hatırlatalım ki Musical.ly’nin halihazırda çok sayıda plak şirketinden müzik lisansı vardı. Yani bu plak şirketleri tarafından üretilen müziklerin uygulamada yayınlanmasına izin veriliyordu ve içerik üretenler şarkıları videolarında herhangi bir hak ihlali yapmadan kullanıyordu. Bu anlaşmalar TikTok’a da uzandı ve bu müzik kullanımının popüler hale gelmesiyle birlikte, sanatçılar ve plak şirketleri viralite umuduyla müziklerini TikTok’a lisanslamaya başlamıştır.
Nihayetinde yayınlanan içerik ya içeriği paylaşanların orijinal çalışmasıdır ya da kullanımı için lisanslanmıştır. TikTok, başka bir kişinin telif hakkını ihlal eden kullanıcıların hesaplarının askıya alınması veya feshedilmesiyle içeriklerinin kaldırılabileceğini düzenleyen bir Fikri Mülkiyet Politikasına sahiptir. Ayrıca, içerik oluşturucular telif hakları dahilinde kendi içeriklerine sahipken, video veya sesin telif hakkı sahiplerine ait olduğu anlamına gelir, fakat TikTok bu içeriği yeniden dağıtma hakkını saklı tutar. Bununla birlikte ilk olarak TikTok’ta paylaşılan içerikler hızlıca diğer platformlar üzerinden de yayılmaktadır.
Dikkat edelim ki TikTok’un Son Kullanıcı Lisans Anlaşması (EULA), TikTok’un platformdaki içeriği dağıtmasına ve paylaşmasına izin vermektedir. EULA telif hakkı ihlallerini, tersine mühendislik işlemlerini yasaklamaktadır ve kullanıcılar tarafından yapılan eylemlerin sorumluluğuyla ilgili olarak platform kullanıcılarından gelen sorumlulukla ilgilenmektedir. TikTok, kullanıcıların web sitesindeki lisanslı materyali nasıl kullandığını kontrol edememektedir. Konumları gereği bunun onlardan beklenmesi makul değildir. Bu noktada EULA, TikTok uygulamasının Amazon Appstore veya Google Play aracılığıyla indirildiğinde kullandığı bir tür koruyucu örtüdür.
Birçok işletme, özellikle markalarını popülerleştirmek için TikTok’ta içerik yayınlamakta ve Influencer Anlaşmaları daha yaygın hale gelmektedir. Bu anlaşmalar genellikle bir telif hakkı ihlali meydana gelirse tarafların sorumluluğunu, influencer’ın ödemelerini, alacağı miktar ve yöntemlerini, işin kapsamını vb. hususları düzenlemektedir.
Uygulamadaki doğrulanmış işletmelerin videoları için müzik veya ses seçebilecekleri bir Ticari Müzik Kitaplığı mevcuttur; yani doğrulanmış bir işletme hesabının diğer kullanıcılar gibi diğer lisanslı şarkıları kullanamayacağı anlamına gelir. Daha önce, müziklerini veya genel olarak sanat eserlerinin kullanımını uygulamaya lisanslayan sanatçıların, TikTok üzerinden reklam yapan markaların hangilerinin çalışmalarında kullanabileceği konusunda hiçbir kontrolü yoktu, şimdi bu aynı fikirde olmadıkları veya imajlarının ilişkilendirilmesini istemedikleri markaların artık müziklerini kullanamayacağı anlamına gelmektedir. Bu aynı zamanda doğrulanmamış işletme hesapları için de geçerlidir. TikTok For Business’a göre ‘Ticari Müzik Kitaplığı, resmi marka hesapları, promosyon ortakları, STK’lar ve devlet kuruluşları dahil olmak üzere TikTok’u pazarlama, reklam, sponsorluk, onay veya tanıtım için kullanan herhangi bir hesap içindir.’ Bu nedenle, bir hesap açıkça pazarlama, reklam, sponsorluk vb yapıyorsa, uygulamadaki genel müziği kullanmalarına izin verilmediğini söylemek mümkündür. Ancak TikTok, işletmelerin orijinal olarak üretilen müziği ses olarak kullanmakta özgür olduklarını fakat kendi telif hakkı veya lisans anlaşmalarından sorumlu olduklarını belirttiği için kullanıcılarının lisanslı müziği kendi başlarına kullanmalarını engellemiyor gibi görünmektedir. Bir içerik oluşturucunun orijinal sesi veya telif hakkıyla korunan müziği ses olarak seçildiğinde, TikTok sesin herhangi bir ihlal olmaksızın elde edildiğini garanti eden Müzik Kullanım Onayını kabul edip etmediğini sormaktadır. Ayrıca, herhangi bir videonun sesi diğer TikTok’larda kullanılabildiğinden, işletmeler telif hakkıyla korunan herhangi bir müzik veya ses içermiyorsa diğer kullanıcıların seslerini kullanmaya devam edebilmektedir.
Unutulmaması gereken önemli bir nokta, uygulamadaki tüm kullanıcıların telif hakkı yasalarının farkında olmaması ve kapsamlı müzik kitaplığının onlara tüm müziklerin yüklenmesine izin verildiği yönünde bir algı oluşturabileceğidir. Bu onları bir telif hakkı davasında zararlara maruz bırakabilecektir. TikTok, meydana gelebilecek herhangi bir fikri mülkiyet sorumluluğu baskınını azaltmak için Sony, Universal ve Warner ile kısa süreli lisans anlaşmaları imzalamıştır.
İhlalden kaynaklanan bir anlaşmazlık durumunda TikTok, adil kullanım istisnasına sığınmaya çalışabilir. Adil kullanım doktrinine göre, belirli koşullar altında telif hakkıyla korunan eserlerin izinsiz kullanımına izin verilmektedir. İlk olarak, söz konusu kullanımın amacı ve niteliği ticari olmamalıdır, ancak TikTok For Business ve uygulama tarafından verilen Influencer Anlaşmaları ile bu koşulu karşılaması zor görünmektedir. Telif hakkıyla korunan çalışmanın niteliği, alınan çalışma bölümünün miktarı ve önemi ve potansiyel pazar üzerindeki etkisi de adil kullanım savunması için faktörlerdir. Genellikle, kullanılan müzik, nakarat gibi şarkının ana bölümüdür ve bu durum somut olayda değerlendirilmelidir. Ayrıca müzik endüstrisi üzerindeki parasal etkileri de henüz netleşmiş değil. Evet, uygulamada viral olan müzik çok fazla ilgi görüyor ve belki de daha çok dinleniyor ama bu geliri nasıl artırıyor? Bu adil kullanım faktörünü, eser sahibinin kazancı üzerindeki etkisi belirleyecektir.
Nihayet unutmayalım ki TikTok’un çevresinde çok sayıda telif hakkı ve fikri mülkiyet endişesi bulunuyor. Öte yandan şu ana kadar herhangi bir mahkeme tarafından telif hakkı sahiplerinin uygulamadaki kullanımla ilgili fikri mülkiyetlerinin kapsamına ilişkin henüz bir karar verilmemiştir.