10 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun (SMK) getirdiği temel yenilikler için şu çalışmamıza bkz. (Link) Bu çalışmamızda coğrafi işaret ve geleneksel ürün adları incelenecektir.
Gıda, Tarım, Maden, El Sanatları ve Sanayi Ürünleri Koruma Altına Alındı
Ülkemizde coğrafi işaret koruması 555 sayılı CoğİşKHK ile 1995 yılında kabul edildi. Konuyu yeniden düzenleyen 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK), coğrafi işaretlerin yanında geleneksel ürün adlarını da koruma altına aldı. Yani yöresel ve geleneksel ürün koruması genişletildi. Böylece doğal ve beşeri unsurların bir araya gelmesi sonucu gıda, tarım, maden, el sanatları ve sanayi ürünlerinden şartları karşılayanlar coğrafi işaret veya geleneksel ürün adı olarak tescillenebilecektir. Bu koruma modeliyle özellikle kırsal kalkınmaya katkı hedeflenmektedir.
Coğrafi işaret kapsamına girmeyen ve ilgili piyasada bir ürünü tarif etmek için geleneksel olarak en az otuz yıl süreyle kullanıldığı kanıtlanan adlar, şu şartlardan en az birini sağlaması halinde geleneksel ürün adı olarak tescillenebilir: i) Geleneksel üretim veya işleme yöntemi yahut geleneksel bileşimden kaynaklanması, ii) Geleneksel hammadde veya malzemeden üretilmiş olması. Pastırma ve döner gibi.
Tescil Prosedürü ve Maliyetleri İyileştirildi
Önceki düzenlemeden farklı olarak coğrafi işaret tescili yaptıracakların mutlaka gerçek veya tüzel kişiliği olması gerekmiyor; artık üretici grupları da bu tescili yaptırabilecek. Ürünün tek üreticisi varsa bu kişi de tescil yaptırabilecek. Yine ürünle ilgili kamu yararına çalışan veya üyelerinin ekonomik çıkarlarını korumaya yetkili dernekler, vakıflar ve kooperatifler başvuru yapabilecekler. Ayrıca kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları da tescil yaptırabilecektir.
Coğrafi işaretlerin resmi gazete ile ulusal ve yerel gazetedeki ilan şartları kaldırıldı. Başvurular sadece Türk Patentin Resmi Bülteninde yayımlanacak. Böylece başvuru maliyetleri 5.000 – 8.000 TL daha azaldı.
Coğrafi işaret başvurularına itiraz süresi, altı aydan üç aya indirilerek tescil süreci kısaltıldı. Başvuruya karşı yapılacak itirazlar ücrete tabidir. Ancak kamu kurum ve kuruluşlarının yapacağı itirazlardan ücret alınmayacaktır.
Coğrafi İşaret ile Marka Çakışmasının Hukuki Sonuçları Belirginleştirildi
SMK’ya göre coğrafi işaretin tescilinden sonra tescile konu coğrafi işaretle ilgili mal veya hizmetler için yapılan marka başvurusu reddedilir, tescil edilmiş ise dava yoluyla hükümsüz kılınır. Buna karşılık coğrafi işaretle aynı veya benzer bir marka, coğrafi işaretin korunmasından önce iyi niyetle tescil edilmiş veya bu markanın kullanım hakkı iyi niyetle kazanılmışsa, coğrafi işaretin hak sahiplerine verdiği yetkiler, marka başvurusunun tesciline ve iyiniyetli kullanımına zarar vermez.
Diğer yandan tescilli bir markanın sahip olduğu itibar, ün ve kullanım süresi de göz önünde bulundurularak bu marka ile aynı veya benzer olması sebebiyle markanın varlığına zarar verici veya gerçek kaynağı konusunda yanıltıcı olacak nitelikteki adların, coğrafi işaret veya geleneksel ürün adı olarak tesciline, önceki marka sahibinin itirazı üzerine izin verilmez.
Denetim Mekanizması Güçlendirildi
Uygulamada coğrafi işaret kullanımının denetiminde aksaklıklar yaşanıyordu. SMK’da hem coğrafi işaret hem de geleneksel ürün adları bakımından daha güçlü bir denetim mekanizması kuruldu. Buna göre denetim raporu sunma zorunluluğu on yıldan bir yıla indirildi. Böylece uygulamada tüketici talebinin ve güveninin artırılması hedefleniyor. Ayrıca hem coğrafi işaret hem de geleneksel ürün adlarında amblem kullanılacaktır. Bu kullanım coğrafi işaretlerde zorunlu olmakla birlikte geleneksel ürün adlarında ihtiyaridir. Ancak amblem kullanılmazsa SMK hükümleri uygulanmayacaktır. Amblem kullanımıyla birlikte ürünün tescille garanti edilen niteliklerinin tüketiciler tarafından anlaşılması ve bunlara ilişkin farkındalığın artması beklenmektedir.
Tescilin İçeriğinde ve Hak Sahipliğinde Değişiklik
Bilimsel ve teknolojik gelişmeler, üretimde yeni yöntemlerin geliştirilmesi, iklim değişikliği ve diğer yasal düzenlemelerdeki değişiklik gibi nedenlerle ürünün tesciline konu özelliklerinde zamanla değişiklik olabilir. Bu nedenle yasa koyucu, tescilin içeriğinin değiştirilmesine imkan sağladı. Yine başvuru ve tescil ettirenlerde de değişikliğin önünü açtı.
Comments 163